"Aydın olmɑk için önce insɑn olmɑk lâzim. İnsɑn mukɑddesi olɑndır. İnsɑn hırlɑşmɑz, konuşur, mɑruz kɑlmɑz, seçer . Aydın kendi kɑfɑsıylɑ düşünen, kendi gönlüyle hisseden kişi. Aydını yɑpɑn; ‘uyɑnık bir şuur, tetikte bir dikkɑt ve hɑkikɑtin bütününü kucɑklɑmɑyɑ çɑlışɑn bir tecessus.." Cemil Meriç
Son Mesajlar

Teşekkürler Adnan Abi

Yazar By Tapusuz.seyyah on Pazartesi, Aralık 08, 2014 | 16:37




Teşekkürler…

Bu kaçıncı blog yenileme yazısı,bu kaçıncı söz veriş?Blog hayatıma yaklaşık 3 senedir devam ediyorum.Tabiki bu kağıt üstende.Fiili olarak ne yazık ki dolu dolu bir 3 sene geçiremedim.Bunun çeşitli nedenleri var ama bunu bu yazımda dile getirmek istemiyorum.Bu blogla, birlikte kurmuş olduğum 4.blogtur.Artık sıkıldım.Her seferinde yeniden yeniden başlamak ve yeniden söz vermeler.Gerçekten sıkıldım.Blog yazma eylemine benimle başlayan çoğu blog yazarı,5.senesini devirmekte aynı zamanda hatırı sayılır oranda da izleyici yakalamış durumdalar.

Artık kendimle barışık,kendimle tutarlı bir profil çizmek istiyorum.Bu bağlamda bu blog benim için bir hayli önem arz ediyor.Öyle bir blog hayal ediyorum ki;çocuğum büyüdüğünde benimle birlikte yazmaya başlasın.

Bu blog,maceramda beni yalnız bırakmayan değerli büyüğüm ve abim,Adnan Güneye sonsuz teşekkür ederim.Ne zaman başım sıkışsa yardımıma her daim koşmuştur.Nitekim bu blogumu da onun en sayesinde açmış bulunmaktayım.O değerli zamanını bana ve bloguma ayırdığı için Allah ondan razı olsun diyorum.

Kendisinin benden isteği hep şu olmuştur:Kendisi bu alanda o kadar uzmanlaşmış ki,yetinmeyip bu alandaki elde ettiği bilgi,birikim ve tecrübeyi hazırlamış olduğu bloglarında makale olarak yayınlamakta.Hal böyle olunca,her zaman sana balık veremem diyor,sana gel balık tutmasını öğreteyim diyor.Senden isteğim kimseye muhtaç olma sadece yapman gereken şey yazmış olduğum makaleleri okuyup,uygulaman olacak diyor.

Bende buradan sana söz veriyorum Adanan ağabeycim,yazmış olduğun makaleleri okuyup blogumu kendim dizayn edeceğim.

Benimde sıkkıkla başvuracağım site adresini sizler ile paylaşmak istiyorum.

http://guney59.blogspot.com.tr/


Öz Eleştiri 1




Öz Eleştiri

Hayatımın her alanında eleştirinin izlerini görmek mümkündür.Öyle ki  benim birer ayrılmaz  parçam olmuş.Günlük hayatta bilerek veya bilmeyerek o kadar çok eleştiride bulunuyorum ki,bunun zararlarını  yakın zamanda görmeye başladım diyebilirim.Kimse kendisini olumlu ya da olumsuz eleştirilmesini sevmez,bu nedendir ki çevremde pek sevilmeyen biri olarak tanınırım.Yalnız değilim;ama dostum denecek kişi sayısı bir elin parmaklarını da geçmez.Ne yapayım bu benim genlerimde var.

Keşke, aman boşver ben buyum,herkes beni olduğum gibi sevse diyebilsem.Toplum içinde yaşıyorsam onların kurallarına uymak zorundayım.Bu zorundalık beni yiyip bitiriyor aslında.Çevremdeki insanlar gibi yatmak,kalkmak,gezmek,eğlenmek ve onlar gibi davranmak istemiyorum.Ve oldum olası aykırı bir bireydim ve öle kalacağım.Toplum mühendisliğine elimden geldiğince savaşımı sürdüreceğim.Benliği köreltmelerine izin vermeyeceğim.
Toplum,bana inceden inceye devamlı şu mesajı aşılamakta.Ne yaparsan yap sonunda bizden birisi olacaksın.Bizim gibi davranacak,bizim gibi konuşacak,bizim gibi düşüneceksin.HAYIR!KESİNLE HAYIR.

Yeni blog sitemde ilk eleştirimi ne hakkında yazsam diye düşünürken aklıma ilk kendim geldim.Madem öle nefsimin bundan kaçışı yok.

  • Kendimi nasıl görüyorum?
  • Eksi ve artı yönlerim nelerdir?
  • Bu yönlerimi düzeltmek için ne gibi savaşlar verdim?

Bu sorulara dürüstçe cevap vereyim.
Kendimi beğenmiyorum,beğenmediğim gibi çok eksik görüyorum.Gerek bilgi,gerekse kültür ve hatta görgü bakımdan bile.Yıllardır çevrendeki insanlara çok okuyan,çok kültürlü imajını satmasını başardım.Ama halbuki işler göründüğü gibi değil.Şimdi soruyorum sana:Yaşın 30,bir insanın en olgun,bilgice en donanımlı olduğu yaştasın.Bu yaşına kadar kaç tane kitap devirdin?
Devirmek yetmez,peki bu bilgileri günlük hayatta tatbik edebildin mi?
İnsanlara gerek davranışınla,gerekse düşüncelerinle örnek olabildin mi?

El cevap:''Bu yaşıma kadar aktif bir okuyucu olmadım''.İlk okul,orta okul ve lise yaşantım da dahil olmak üzere 15(onbeş) kitap ya okumuşumdur ya da okumamışımdır.Taki lise bitip,dershaneye hayatı başlayana dek.Dershane yıllarında ise,kendimi anlamak adına psikolojiye yöneldim.Bu dönemde kitaplar benim gerçek dostum olmuştur.Ne okuduysam bu dönemde okudum.Kişisel gelişim ve psikoloji kitaplarından sıkınınca,ilgi alanımı Tarihe çevirdim.Daha sonra dine.Şimdi koskoca bir 30 senenin değerlendirmesini yapacak olursam:Hatırı sayılır oranda psikoloji ve kişisel gelişim kitapları okumuşumdur….Tarihe gelince de,sadece [Mustafa Armağanın 28 kitabı].Din konusuna gelecek olursak;sadece Said Nursinin Külyatını okumuşum.
+
_
-------------------------- toplayıp çıkardığımızda ise
Sonuç:Demek oluyor ki çok okuyan bir birey değilmişsin.Kendini çok okuyan zavallı bir insan sanmışsın hepsi bu.Demek ki neymiş,bundan sonra herkese ‘ben çok kitap okurum’’ lafını söylememek lazımmış.Ha! söyle söyleyeceksen;ama altını lütfen doldur,kendini kandırma!

Bir diğer husus ise;bu öğrendiklerini peki günlük hayatta kullandım mı?Gerçeği söylemek gerekirse % 20 kullanmışımdır.Geriye kalan % 80 ise kuru bilgi olarak kaldı hafızamda.Bu öğrenmiş olduğum bilgileri çevrendeki insanlar ile paylaştım mı?Paylaşımlarım yok denecek kadar az.

Sonuç:Üzülerek ifade etmek isterim ki,bu dünyadaki en kıymetli şeyi-zamanı- iyi kullanamadın.Ömrünü gereksiz yere heba ettin.Öğrendiklerini sadece hamallığını yaptın.Kullanmadın!

İnsanın kendine şöyle bir bakması yeterde artıyor bile.Aslında geri planda ne kadar boş bir insan olduğum hemen ortaya çıkıveriyor.Bu böyle devam edemez ve nitekim de etmeyecek!

Hedefim:Kendimde en çok sevdiğim yönüm:Sorununu önce tespit et,sonra nedenlerini bul ve çözüme kavuştur.Sorunu tespit ettiğimize göre geri kalan bu sorunu nasıl çözebileceğimdir?

  • 2015 de kendimi revize ederek;okuma hedefimi en yukarıya taşımayı planlıyorum.Çok soyut bir hedef oldu farkındayım.Beynime daha anlaşılır bir hedef vereyim o halde.Bir sene boyunca 36[otuz altı]kitap okuyacağımı kabul ve beyan ederim.Aynı zamanda bu okumuş olduğum kitapların analizini yapıp kendi blogumda paylaşacağımı kabul ve beyan ederim.Yetmedi daha sonra bu öğrendiğim bilgileri kendi hayatımda tatbik edeceğimi kabul ve beyan ederim.


Kendimde görmüş olduğum eksikliğin sadece bir yönü dile getirmeye çalıştım.Bundan sonraki yazı dizimde bir başka eksik yönünü yazacağım.




Yeni Aldığım Hazinelerim

Yazar By Tapusuz.seyyah on Pazartesi, Aralık 01, 2014 | 19:15



2014 aralık ayının ilk yazımı,yeni sitemde yazma gururunu yaşamaktayım.Geçmişte yazmakta olduğum 1kitap2yorum adlı sitemde bazı teknik arızalar yaşanması nedeniyle kendime yeni bir blog sitesi kurmak durumunda kaldım.

Her neyse diyerekten konuya şöyle bir giriş yapalım bakalım.Tarih kolik bir okuyucu olaraktan Osmanlının bende ayrı bir yeri vardır.Kişisel görüşümü belirtmem gerekirse Osmanlı tarihini en iyi anlatan yazarların başında Mustafa Armağan gelir.Yazarın bu sayede 36 tane kitabını okumuşum bulunmaktayım.Yeni kitabı çıkana kadar Mustafa Armağana ara verip, yeni yazarımızla yola devam kararı aldım.Kimden mi bahsediyorum tabiî ki Tarihi roman denince aklımıza ilk o gelir:Yavuz Bahadıroğlu.

Kitap yurdumu zengin ettiğimi düşünerekten rotamı bu kez Mersinin sahafcılarına çeviriyorum.Adını uzun yıllar duymuştum ama yollarımız bir türlü kesişmedi.Ve sonunda;

Yavuz Bahadıroğlu:Dindarların para ve iktidarla imtihanı,
Yavuz Bahadıroğlu:Muhteşem Süleyman ve Hürrem Sultan,
Son olaraktan
Hanefi Avcı:Haliç’te Yaşayan Simonlar

Hanefi Avcı, benim açımdan son derece iyi bir kazanım olacaktır.Bu güne kadar muhalif yazar hiç okumadım,bakalım ve görelim neler çıkacak.

Sonlar olarak unutmadan kitapların tanesi bane yedi tlye geldi.Bundan böyle internet kitapçılığına elveda.Yaşasın sahafcılar.
 
Support : Creating Website | Johny Template | Mas Template
Copyright © 2011. Tapusuz seyyah:Gezdiklerim,okuduklarım - All Rights Reserved
Template Created by Creating Website Published by Mas Template
Proudly powered by Blogger